Hukuku sokağa taşımak
Adnan Ekinci

Önceki gün Milliyet gazetesinden Melih Aşık'ın köşesinde, akademik kariyeri olan eski bir emniyet görevlisinin önerileri sıralanmıştı.
Eski müdürün önerileri, Emniyet mensuplarına ek gelir yolları bulmakla ilgiliydi.
Ancak, ek gelir sağlayacağız diye polisleri sivil hayata çekmenin ne kadar doğru olacağını da düşünmek gerekir.
Ben aynı önerileri ters yüz ederek, hukuku sivil hayatın içine çekmenin
daha işlevsel olacağı düşüncesindeyim.
Üstelik benim önerim avukatlara para kazandırma amacını taşımıyor. Ücret konusunu barolar kendi bütçelerinden kazanırlar.
Amaç, hukuku adliyelerden ve kara kaplı kitaplardan çıkarıp günlük yaşamın içine çekmek.
İşte bu nedenle, eski Emniyet müdürünün önerilerini şöyle değiştirdim.
Genel hukuk bilgisi
1- Dünyada en çok ruhsatlı silaha sahip ülkelerden biriyiz. Bu silahları alanlar ise hiçbir eğitimden geçmiyorlar. Ver evraklarını, al silah ruhsatını! Oysa, trafik sürücü ehliyeti öncesinde olduğu gibi, silah ruhsatı vermeden önce de eğitim ve sınav gereklidir. Bu eğitimlere baroların atayacağı avukatlar da katılmalıdır. Silahın koruma amaçlı olduğunu yanlış kullanıldığında başlarına nasıl dert alabilecekleri ayrıntılı bir şekilde anlatılmalı.
2- Tüm ilköğretim okullarına zorunlu 'temel hukuk' dersi konulmalı. Bu derslerde avukatlar, çocuklarda hukuk bilinci oluşturacak küçük bilgilendirmeler yapmalıdır.
3- Barolar, vatandaşların katılabileceği seminer ve kurslar düzenleyerek sertifika vermelidir.
4- Adliyelerden elde edilen harç gelirlerinin küçük bir bölümü
barolar tarafından kurulacak olan bu tür 'Özel Hukuk Dershanesi' için
fon olarak ayrılmalıdır.
5- Tüm özel güvenlik şirketlerinde avukat istihdam etme zorunluluğu getirilmelidir.
6- Özel güvenlik elemanlarının yetiştirilmesi için eğitim birimleri açılmalı, buralarda avukatların ceza hukukuyla ilgili ders
vermesi sağlanmalıdır.
Melih Aşık'a buradan selam ve sevgilerimizi iletir, önerilerimizin köşesinde yayımlanmasını saygıyla arz ederiz.

---